Önceleri
devrilmiş bir şah vardı masada
Saat
dokuzu geçiyordu
Oracıkta
İspanya’yı düşündüm
Savaş
bazen olmadık sonuçlar doğuruyordu, kadınlar gibi
Savrulmuş
ülkelerin insanı geldi aklıma
Rüzgâr
hızla bazı şekillere soyunuyordu
Durup
dururken dağılıyordu sonra
Piyonların
bu aylak hüznünü şahın vaziyetine yordum
içten pazarlıklı yasını görünce
iyiden iyiye
işkillendim
Kalktım
masanın bir köşesine İran’ı koydum
Öteki
köşesine de
Sevilla’da topraklarını yitirmiş
bir derebeyini…
Sonra,
masanın karamsarlığını dağıtarak
bir çift deniz koydum orta yere
Savaş
bu, olmadık yerlerine zaferler yakıştırıyordum
Cebimde
“kör baykuş”un kıvrılmış sayfaları
Dayanamadım
beynimi kemiren
birkaç tarla faresini koydum
Ve
dönüp dedim ki piyonlara
Kıyı,
yıkılmış kentlerin sığınağıdır!
Ve
sütunları köhnemiş bi sarayın
mülkü ganimettir halkına!
Size
yeni bir dünya kuralım!
Bırakınız,
şahlar dövüşsün!
Yıkılsın
zulmün kaleleri!
Bu
at başı mahmur giden filler
Soluksuz kalsın Timur’un cenginde!
Yeni
bir dünya mümkün!
Yeni
bir dünya mümkün!
Yaşasın
Piyonyalıların Cumhuriyeti!
Yaşasın
tam bağımsız
Ve
gerçekten özgür Piyonya!
Kahrolsun
Şah!
![]() |
| (İlk ayaklanma) |
29
11 013
03
kırk dört

.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder