Kısa öz geçmişim

Baktım herkes kitap yazıyor, ben de şiir yazmak istedim...
büyük adam olamadım ama "Halimce Bedreddinem"

Salı, Nisan 21, 2015

IZDÜSÜM

Bunca zamandan sonra
duvarda eski bir yazı kalır
Bütün gök
Yıldız ve bulut
Hepsi milattan önceydi
Bir ırmağa eğilip
Kayıtsızca suretini izleyen geyik
Gögsünden yaralanmış bir turna
Kırk ikinci meridyenden havalanıp
Dicle önünde vurulan güvercin
Ve bütün bunlar
hiç olmamış gibi
O gece tüneğinde sessizce uyuyakalan baykuş
Gök, yıldız ve bulut...
Hepsi İsa’dan önceydi
Ve orada bekliyorlardı
Kandillerin yakıldığı ovada
...
Sonra yer yer buluşup yağmuru getirdi
Hava, nem ve sıcak dalga
Atmosferin bu hali
Yenilmeden önce atlı muhafızların
Ganimet düşünü andırıyordu
Fakat bu bekleyiş yağmurdan önceydi
Ve başka yerlerde
Adem’in gelmesini bekleyenler de vardı
...
İşte, bu çaresiz zamanların birinde
Duvarda bir resim gördü taş ustaları
İki yağmur ötede
Ayaklanmış vaziyette
Bir geyik sürüsü gördüler ilkin
Sonra
Bütün çağdaşları gibi
kızının elinden tutmuş bir kral
ve nihayet
ayaklarına dek zırhlar içinde
korkak bir muhafız alayı
Nerden mi çıkarıyorum korktuklarını?
Gözünü de işleseydi duvara nakkaş
Siz de anlardınız çarçabuk korktuklarını
Kanıksardınız hatta benim gibi
Yerin dibine batardınız İsa’dan önce...
...
Ne diyordu Yunus!
Ey tanrı!
Ey Adem’in kardeşi Yunanistan!
Ve ey hüküm!
Ey kanlar içinde Doğu!
Yakın doğu
Dargın doğu
Ve siz ey tarih severler
Gerçekten,
Herhangi birşeyden bahsetti mi Yunus
İntihar etmeden önce
...
Muhafızların ellerinde
Yaygın avcı aletleri de görmüş nakkaşın biri
Demek ki taşı yontalı beri zaman geçti
Ve şayet güvercin zamanında yetişseydi
Ve bu kadar çabuk pes etmeseydi Yunus
İntihar etmeyecekti böyle çarçabuk
Böylelikle manayı aramayacaktı
Duvar bilim
Köken bilim
Acı bilim
...
Sahi prometheus’un şehrinde
esir düşen Musa nerdedir şimdi?
İzdüşüm
...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder