Kısa öz geçmişim

Baktım herkes kitap yazıyor, ben de şiir yazmak istedim...
büyük adam olamadım ama "Halimce Bedreddinem"

Çarşamba, Haziran 11, 2014

RECEBİSTAN

Recep’i bir öğleden sonra askere aldılar
Kütahya
Mardin’e benzemiyordu
Ve Erzurum
bildiğimiz Sarıkamış’tı
...
Eskiden olsa fabrikayı düşünürdü
Gelmeden önce işçiydi dinamit fabrikasında
Yarını
Ya da
Şu yeryüzünde
anasından başka
kimsenin görmediği
ela gözlerini
Biri ne zaman gelip dokunacaktı
yüzündeki tebessüme
Kimse merak etmiyordu artık böyle şeyleri
Oysa bu asırda
İnsanın kafası müsaitti
kederden ağarmaya
...
Tanrı vardı ama
Recep en çok yokluğuna alışmıştı askerde
Döndükten sonra iş bulacak mıydı fabrikada
Lokanta’yı yeniden boyasa
Kapı önüne birkaç ağaç dikse
İnsanlar gelir miydi eskisi gibi?
Günün büyük bir kısmında
bunları da düşündü
İyi de kardeşim
böyle apar topar gelinmez ki askere
                ...

Bugün Pazar ya!
Öğleden sonra Recep
pencerenin dibinde oturup
başka şeyler düşündü
Bugün de biterse 69 kalıyordu geriye
Dışarıda kar hep yağacaktı
Yani Mardin’e varılmazdı bu havalarda...
Recep’e kalsa memleket dediğin
kışın serin olurdu
İnsanın eli nasıl çalışsındı
     donmuş kış gününde
Bıyığı olsa buz tutacaktı handiyse
Bir çam durup dururken devrildi
Olduğu yerde yığılıverdi
Bu tabiat ne garip oyunlar oynuyor
durduğu yerde
gök dediğin apaçık olmalı
adama ilham vermeli bi güzel
Çocuk seslerine uyanmalıydı insanoğlu
Mayıs dedin mi baygın kokmalıydı güller
...
Hadi gel recep
Bir çay içelim
Kafamda bi dünya deniz var

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder